18 Şubat 2013 Pazartesi

Vücutçuyum Demedim La

Bilmediği şeyler üzerine o kadar kesin yargıları olan, bunlara kendilerini öylesine inandırmış insanlardan oluşuyor ki toplumumuz... Cem Yılmaz'ın Fundamentals'ında da değindiği üzere bilmediği şey için bilmiyorum diyemiyor insanımız. Evet, Faruk Eczanesi... Ve mesele sadece çokbilmişlik de değil. Yanlış bildiği şeyler üzerinden yaptığı yorumları doğru kabul ettirmeye çalışmak eziyetini bir meziyet edinmiş durumda çoğunluk.

Spor yapıyorum diyen bir erkek bireyden bodybuilder kaslarına sahip olmasını beklemek beni delirten komedilerden biri. O kadar saçma diyaloglara şahit oldu ki bu kulaklar, artık spor yapıyorum demeye çekinir olduk.

Bilindiği (ya da daha doğrusu bilinmediği) üzere sporun insan bedenine sağladığı şey yalnızca güç değildir! Hız, çeviklik, dayanıklılık, sağlıklı kalmak amaçlarıyla da yapılır spor.

Lütfen bu yazıyı okuyan insan evladı vatandaşlarımız, ricamdır, cehaletinizden kurtulun ve spor yapan her erkeğin vücutçu olduğunu düşünmeyin. Bir erkek, kadınların dikkatini çeken kaslara sahip olmak amacıyla spor yapmak zorunda değildir.

Ayrıca vücut geliştirmeyi, erkekler için diğer salon sporlarından evla görmekten de vazgeçin. Bilin ki kafam kadar göğüs kasına sahip olmanın yolu, hava soğukken üşümekten/hava sıcakken terlemekten korktuğu için çıkıp 20 dakika koşmayı kendine zul görmekten geçer. Ağırlık çalışmaya gitmeden önce bir Naim Süleymanoğlu'nu yemekten geçer. Ağırlık çalıştıktan sonra bir sürü ilaç ve kimyasal destek kullanmaktan geçer.

Bunları söylememden ağırlık çalışmaya karşı olduğum anlaşılmasın. Ağırlık çalışmaları da güzel bir spor yapma yoludur. Ama vücut geliştirme bir spor değildir (benim düşünceme göre)!!

Şu aşağıdaki resimlere bakın ve aradaki farkı bir nebze görmeye çalışın. Ve artık -beni tanıyanlar- bana, "çok çalışıyon ama çok da kaslı değilsin" demekten vazgeçsin. O kafam kadar baldırı olan adamla koşmaya bi çıkalım mı bi?... (Fotoğraflar: Men's Health Dergisi, Aralık 2010)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder